17 Ekim 2013 Perşembe

Algı Sarhoşluğu

Salgısal algılar dolanırken zihinde çıkagelen hayal perisi anlatılandan da öte. Yerleşik cümlerle tasviri mümkün değil; ne ala bu yüce hareye. Anlatılandan da öte. Dili susar, gözü konuşur belki anlar belki durur. Olan olur, gün biter, anlatılandan öte inlemeler duyulur. Duysan duyamazsın, duyduğunu anlatamazsın. Ya halisünatik bir sanrı içinde salgısal bir algı içine saplanmışsan o zaman anlatılandan da öte olur aldıkların. Madem öyle anlatma kalsın sende. Salgısal algılar belki anlar. Anlamasını istersen kandili ateşle, odunu körükler, alevi getir yer altından. Olanı makul kılmak kolay olur mu sence? Belki algı yanılsaması ve belki duyulmamış yalandan hisler curcunası. Doğrusu nerede? İzle, kokla, dokun, dinle ve yine salgıla beyin akıntısını. Ya da bekle ve gör algı sarhoşluğunu.

Uyanma hissiyatıyla dolu bünyeye kalp masajı yapıp nefes alma anına gelsin. Doğum çığlığı anına denk gelen yaşam isteği: sen ne ulusun...

Algı sarhoşluğuma gelsin


http://www.youtube.com/watch?v=s9MszVE7aR4

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder